Güneşli bir günde, bir aile günlerini plajda geçirmeye karar verdi. Bir baba, bir anne ve iki çocukları Deniz ve Mello vardı. Piknik sepetlerini hazırladılar ve eğlence dolu bir gün için yola çıktılar. Deniz dalgaların sesini çok seviyor, Mello ise kumdan kaleler yapmak için sabırsızlanıyordu. Aile mükemmel bir yer buldu ve maceraya hazır bir şekilde yerleşti.

Aile günlerinin tadını çıkarırken, Deniz alışılmadık bir şey fark etti. Sahilin üzerinde bir baykuş uçuyordu ve bu gündüz vakti için çok garipti. Baykuş özel birini arıyor gibi görünüyordu. Deniz, merak ve heyecan içinde olan Mello'ya baykuşu gösterdi. Nereye gittiğini görmek için baykuşu takip etmeye karar verdiler.

Baykuş, Deniz ve Mello'yu gizli bir koya götürdü. Orada bir kayanın üzerine kondu ve konuşmaya başladı. "Ben büyülü bir baykuşum ve nazik ve cesur olan için özel bir büyüm var," dedi. Deniz ve Mello bu özel kişinin kim olabileceğini merak ederek dikkatle dinlediler. Baykuş daha sonra Deniz'e parlayan bir tüy verdi ve 'En çok ihtiyacın olduğunda bu sana yardım edecek' dedi.

Deniz ve Mello maceralarını paylaşmanın heyecanıyla ailelerinin yanına döndüler. O günün ilerleyen saatlerinde güçlü bir dalga geldi ve piknik sepetlerini sürükledi. Deniz parlayan tüyü hatırladı ve onu havaya kaldırdı. Birden dalga sakinleşti ve sepet yüzerek onlara geri döndü. Aile, Deniz'in özel biri olduğunu fark ederek sevindi. Nezaket ve cesaretle her türlü zorluğun üstesinden gelebileceklerini biliyorlardı.